TR-AŞK
MERHABA

Foruma Hoş Geldiniz
Sitemizden Daya İyi Faydalanmak İçin
Lütfen Üye Olunuz



Kutucugu Kapatmak için Lütfen
Do Not Display Again,i tıklayınız



Join the forum, it's quick and easy

TR-AŞK
MERHABA

Foruma Hoş Geldiniz
Sitemizden Daya İyi Faydalanmak İçin
Lütfen Üye Olunuz



Kutucugu Kapatmak için Lütfen
Do Not Display Again,i tıklayınız

TR-AŞK
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

tr-ask.yetkin-forum.com devetlimizsiniz

YETKİLİ ALIMLARIMIZ VARDIR MOD VE ÜSTÜ YETKİ VERİLECEKTİR PAYLAŞIMIN DORUĞU UNUTULMAZ AŞKLARIN YAŞANDIĞI TEK FORUMDA YETKİ ALMAK İSTİYORSAN ŞARTLAR ÇOK KOLAY Mod Olmak İçin Tıklayınız

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

BURSA KUSATMASI VE ÇELEBI MEHMED'IN KARAMAN SEFERI

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Asİ_TahtacI

Asİ_TahtacI
Gelişmiş Üye
Gelişmiş Üye

BURSA KUSATMASI VE ÇELEBI MEHMED'IN KARAMAN SEFERI

Karamanoglu Mehmed Bey, Osmanlilar'in fetret dönemi içinde
bulunduklari ve Çelebi Mehmed ile Musa Çelebi'nin Rumeli'nde savastiklari bir sirada
Bursa üzerine yürümeye karar vermisti. 1413 yilinda yaninda Türkmen boylari oldugu
halde önce Sivrihisar üzerine yürüyüp burayi zapt eden Mehmed Bey, daha sonra Bursa
önüne gelip Bursa hisarini kusatma altina alir. Otuz iki gün devam eden bu kusatma
sirasinda hisarin subasisi bulunan Haci Ivaz Pasa, Bursa halkinin yardimi ile siddetle
mukavemet etmisti. Bu arada burçlara yapilan hücumlari da bertaraf etmisti. Özellikle
Karamanoglu'nun Bursa hisarina giren pinar suyunu kesmek suretiyle halkini teslime zorlama
tesebbüsünü, zaman zaman yaptigi huruç hareketleri ile bertaraf eden Haci Ivaz Pasa,
esir aldigi Karaman askerlerini surlar üzerinde Karamanoglu'nun gözleri önünde
astiriyordu. Böylece onun maneviyatini bozmaya gayret ediyordu. Haci Ivaz Pasa,
Karamanlilar tarafindan bir gece mesalelerle girisilmek istenen hücumu da tesirsiz hale
getirip önledikten sonra hisarin Kaplica kapisini açtirarak karsi hücuma geçmis ve
Karaman ordusunu perisan etmisti. Ivaz Pasa'nin yigitleri, büyük ganimetlerle salimen
geri dönüp elde ettikleri ganimetleri ona arz ettiler. O da bütün ganimetleri
askerlere taksim ederek daha nice vaadlerde bulundu.


Gerçi muhasaranin uzamasi, Bursa hisarinda bulunanlari bir
hayli sikintiya sokmustu. Hatta Haci Ivaz Pasa bile birkaç yerinden ok yarasi almis
olmasina ragmen anlari gizleyip kale muhafizlarina yardimda bulunuyor ve anlari teselli
ediyordu. Bununla beraber kaledekilerin durumu gün geçtikçe zorlasiyordu. Fakat
Karamanoglu da artik bir sey yapamayacagini anlamisti. Hele son hareket, onun maneviyatini
büsbütün bozmustu. Böyle psikolojik bir çöküntü içinde bulunuldugu bir sirada
Musa Çelebi'nin tabutu, dedesi Murad Hüdavendigâr'in kabri yanina defn edilmek üzere
Bursa'ya getirilir. Karamanoglu, bundan haberdar olunca cenazenin düzme olma ihtimalini
düsünerek bizzat kendisi kontrol etmek ister. Bu maksatla varip kefeni açar ye
cenazenin yüzüne bakar. Cenazenin gerçekten Musa Çelebi'ye ait oldugunu görünce
maneviyati daha fazla bozulur. Bunun üzerine sehri atese verir. O, bununla da
yetinmeyerek dayisi Yildirim Bâyezid'in kabrine hakaret ederek ülkesine geri döner.
Fakat gelirken takib ettigi güzergâh tutuldugundan oradan dönmeye cesaret edemediginden
Kirmasti (Mustafa Kemal Pasa) ve Isparta üzerinden Karaman iline gider.


Osmanli kaynaklan, bu dönüs esnasinda cereyan eden bir
konusma daha dogrusu bir hadiseden bahs ederler ki, Karamanoglu'nun durumunu ortaya
koymasi bakimindan dikkat çekici bir hadisedir. Buna göre Musa Çelebi'nin cenazesini
görüp teshis ettikten sonra devlet idaresinde tek basina kalan Çelebi Sultan Mehmed ile
basa çikamayacagini anlayinca, Bursa kusatmasini kaldirip sür'atle ülkesine dönerken
Harman Danasi denilen ve sisman olan nedimi, kaçmaktan yorulunca Karamanoglu Mehmed
Bey'e:


"Hanim, Osmanoglu'nun ölüsünden böyle kaçarsin, ya
dirisi gelmis olsaydi ne çare ederdin?" deyince bu söze gücenen Karamanoglu, onu
bulundugu yerde bir agaca astirarak cezalandirmistir.


Osmanli, Memlûklu ve Bizans kaynaklarinin bildirdiklerine
göre Karamanoglu, Bursa'yi atese verdigi zaman Orhan Gazi Camiini de yaktirmistir. Keza
o, dayisi Bâyezid'in kabrini açtirarak kemiklerini yaktirmisti. Nitekim bugün Bursa
Orhan Camii kapisi üstünde bulunan bes satirlik bir kitabe, bu yangini açik bir sekilde
ortaya koyup o günü hâlâ hatirlatmaktadir.


Daha önce de belirtildigi gibi Izmir ve çevresini zapt edip
Cüneyd'i bertaraf eden Çelebi Sultan Mehmed, yukarida belirtilen hareketlerinden dolayi
Karamanoglu üzerine yürümeye karar vererek süratle Inegöl'e gelir. Buranin kadisi
Mevlânâ Kivamuddin'i bir elçilik heyeti ile Memlûk sultanina gönderir. Bundan sonra
Kastamanu hakimi Candaroglu Kasim ve Germiyanoglu Yakub Bey'le birlestikten sonra Aksehir,
Beysehir, Seydisehir ve Konya üzerine yürümüstü. 1414 yilinda cereyan eden bu
hadisede Karamanoglu, Konya önünde Ortakuyu mevkiinde Osmanli ordusuna mukavemet etmek
istediyse de maglub olarak kaçmak zorunda kalir. Oglu Mustafa ise Konya kalesine siginir.
Bu maglubiyete ragmen Karamürsel'i elçilikle Çelebi Mehmed'e gönderen Karamanoglu,
siddetli yagmurlardan dolayi zor durumda bulunan Osmanlilar'la barismistir. Bu baristan
sonra Canik üzerine gitmek zorunda kalan Çelebi Sultan Mehmed, çok geçmeden
Karamanlilar'in tekrar sözlerini bozduklarini ve anlasarak Osmanlilar'a biraktiklari
yerleri geri alma tesebbüsünde bulunduklarini ögrenir. Bunun üzerine tekrar o tarafa
döner. Fakat Karamanoglu'nun yaptigi bu hareketten dolayi üzülür ve üzüntüsünden
hastalanir. Bu sirada Bâyezid Pasa, ani bir baskinla Konya önünde bulunan
Karamanoglu'nu yakalayip Mehmed Çelebi'nin yanina getirir. Çelebi Sultan Mehmed,
Karamanoglu'nu, Karaman askeri ile Konya kalesine siginan oglu Mustafa'yi yanina getirmesi
sartiyla affeder. Bunun üzerine yaninda Osmanli kuvvetleri oldugu halde Konya surlari
önüne gelen Karamanoglu, hisar üstünde kendisiyle konusan oglunu ikna ederek birlikte
Osmanli sultaninin yanina gelirler. Bu defa basini kurtarmak için öncekinden daha agir
olan bir muahede imzalamak zorunda kalan Karamanoglu, Beypazari, Sivrihisar, Aksehir,
Yalvaç, Beysehri, Seydisehri ve Nigde'yi Osmanlilar'a terk etmek zorunda kaldi. Hicrî
818 (M. 1415) yilinda gerçeklesen bu antlasmaya göre Karamanoglu, gerektigi zaman
Osmanlilar'a askerle yardimda da bulunacakti. Bu sartlarla Karamanoglu Mehmed Bey'i
affeden Çelebi Mehmed'e karsi Karamanoglu söyle demistir:


"Madem ki bu can bu tendedir, memleket-i Osman'a kat'a
yaramaz nazarla bakmayayim. Eger bakacak olursam Kelâm-i Kadîm (Kur'an) benden davaci
olsun." seklinde yemin etmis, yeminden sonra da kendisine hil'at giydirilip at, deve,
tabl (davul) ve âlem verilmistir. Ancak koyu bir Osmanli düsmani olan Karamanoglu, daha
ordugâhtan çikar çikmaz yeminini bozmus ve ovalara yayilmis bulunan Osmanli atlarini,
maiyetindeki askerlerine yagmalattirmistir. Kendisine Kur'an-i Kerim üzerine ettigi yemin
hatirlatilinca: "Bu can su tende durdukça" sözü ile kendi canini degil,
koynunda saklamis oldugu güvercini kast etmis oldugunu söylemistir. Nitekim bu maksatla
koynunda sakli bulunan güvercini saliveren Karamanoglu, süratle Konya'ya çekilirken
söyle diyordu:


"Bizim, Osmanoglu ile adavetimiz (düsmanligimiz)
besikten mezara kadardir, isimizin geregi de ahdi bozmaktir."


Karamanoglu'nun bu hilesi, dönemin efkâr-i umumiyesinde
Karamanlilar hakkinda bazi fikir ve görüslerin ortaya çikmasina sebep olmustur. Nitekim
Asikpasazâde tarihinde söyle denilmektedir:


"Karaman'da bulunmaz dogru bir yar

Veliler çok bile kulmas ve ayyar

Eder kavl ü karar ahd u peyman

Içer andlar, yalan çok, eyler inkar

Beyi ve kadisi hem çeyhi müderris

Hiledir isleri hem hâr u mekkâr

Tekebbür, kel ve foduldur

Karaman Aninçün kahr eder ani Kahhar"

Yine bu cümleden olarak "Karaman'in koyunu, sonra
çikar oyunu" darbimeseli, bazi degisikliklerle günümüze kadar gelmistir.


Karamanoglu'nun bu hilesinden sonra Çelebi Sultan Mehmed
tekrar ve süratle Konya üzerine yürümüs ve kisa bir çarpismayi müteakip müstahkem
hisarini zapt etmisti. Osmanli saldirisina karsi koyamayan Mehmed Bey, Silifke'nin
kuzeyinde bulunan Varsaklar arasina kaçip kurtulmustu. Bununla beraber Çelebi Sultan
Mehmed, Memlûklular'in himayesinde bulunan Karamanlilar'i fazla tazyik etmekten de uzak
durmaya çalisiyordu. Bu sebeple, Memlûklular'la arasinin açilmasini istemeyen Çelebi
Sultan Mehmed, Konya'yi Osmanli ülkesine katmaktan vaz geçer.

https://tr-ask.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz