ERMENI
MESELESI
MILLET-I
SANDIKA’NIN IHANETI
Muzaffer
Tasyürek
Osmanli
topraklarinda 600 yil yasamis hiristiyan bir milletti onlar. Dinlerine, dillerine, gelenek
ve göreneklerine müdahale edilmemisti. Serbestçe ticaretlerini yapmis, çocuklarini
egitmislerdi. Osmanli yönetimiyle uyum içinde yasadiklari için “Millet-i
Sadika” adini almislardi. Ermenilerden söz ediyoruz. Nice karanlik siyasi emellere
malzeme olan veya edilen Osmanli Ermenileri’nden ve o çok “tartismali”
Osmanli-Ermeni münasebetlerinden...
Osmanli
toplumu, diger bir-çok etnik unsur gibi Ermenileri de kendilerinden farkli görüp
ayirmamisti. Onlarla komsuluk yapmis, ticari iliskiler kurmuslardi. Yönetim kadrolarinda
yer verilmis, danismanlik, tercümanlik, hatta bakanlik olmak üzere devletin her
kademesinde istihdam edilmislerdi. Içlerinden edebiyatçilar, müzisyenler, mimarlar,
bürokratlar ve tip adamlari çikmis, Osmanli’nin toplum dokusunda bir renk
olmuslardi.
Evet;
Ermeniler Osmanli’nin temel unsurlarindan birini olusturuyorlardi. Ta ki 3 Mart
1878’deki Ayastefanos Antlasmasi’na
kadar.
MESELESI
MILLET-I
SANDIKA’NIN IHANETI
Muzaffer
Tasyürek
Osmanli
topraklarinda 600 yil yasamis hiristiyan bir milletti onlar. Dinlerine, dillerine, gelenek
ve göreneklerine müdahale edilmemisti. Serbestçe ticaretlerini yapmis, çocuklarini
egitmislerdi. Osmanli yönetimiyle uyum içinde yasadiklari için “Millet-i
Sadika” adini almislardi. Ermenilerden söz ediyoruz. Nice karanlik siyasi emellere
malzeme olan veya edilen Osmanli Ermenileri’nden ve o çok “tartismali”
Osmanli-Ermeni münasebetlerinden...
Osmanli
toplumu, diger bir-çok etnik unsur gibi Ermenileri de kendilerinden farkli görüp
ayirmamisti. Onlarla komsuluk yapmis, ticari iliskiler kurmuslardi. Yönetim kadrolarinda
yer verilmis, danismanlik, tercümanlik, hatta bakanlik olmak üzere devletin her
kademesinde istihdam edilmislerdi. Içlerinden edebiyatçilar, müzisyenler, mimarlar,
bürokratlar ve tip adamlari çikmis, Osmanli’nin toplum dokusunda bir renk
olmuslardi.
Evet;
Ermeniler Osmanli’nin temel unsurlarindan birini olusturuyorlardi. Ta ki 3 Mart
1878’deki Ayastefanos Antlasmasi’na
kadar.