TR-AŞK
MERHABA

Foruma Hoş Geldiniz
Sitemizden Daya İyi Faydalanmak İçin
Lütfen Üye Olunuz



Kutucugu Kapatmak için Lütfen
Do Not Display Again,i tıklayınız



Join the forum, it's quick and easy

TR-AŞK
MERHABA

Foruma Hoş Geldiniz
Sitemizden Daya İyi Faydalanmak İçin
Lütfen Üye Olunuz



Kutucugu Kapatmak için Lütfen
Do Not Display Again,i tıklayınız

TR-AŞK
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

tr-ask.yetkin-forum.com devetlimizsiniz

YETKİLİ ALIMLARIMIZ VARDIR MOD VE ÜSTÜ YETKİ VERİLECEKTİR PAYLAŞIMIN DORUĞU UNUTULMAZ AŞKLARIN YAŞANDIĞI TEK FORUMDA YETKİ ALMAK İSTİYORSAN ŞARTLAR ÇOK KOLAY Mod Olmak İçin Tıklayınız

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

Okuyalım ve düşünelim arkadaşlar:

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1Okuyalım ve düşünelim arkadaşlar: Empty Okuyalım ve düşünelim arkadaşlar: Cuma Haz. 26, 2009 6:31 pm

TR-AŞK

TR-AŞK
Site Kurucu
Site Kurucu

> *Beş yaşında idim. **
> Babaannem rahmetli,pirinç ayıklıyordu. Bir tane yere
> düştü.Babaannem eğildi,aramaya
> başladı. Sağa bakıyor, sola bakıyor, bulmaya
> çalışıyor. Çocukluk iste,"aman babaanne dedim. Bir
> pirinç tanesi için bu kadar caba harcamaya,yorulmaya
> değer mi?" Rahmetli ilk defa sertleşti bana karşı,
> öfkeyle doğruldu. "Sen oturduğun yerden ahkâm
> kesiyorsun, " dedi. "Hiç pirinç üretilirken gördün
> mü?
> İnsanlar ne kadar zorluk çekiyorlar. Bir pirinç
> tanesinde kaç insanin göz nuru, alın teri, emeği,
> çilesi var biliyor musun?"
> Utancımdan kıpkırmızı olmuştum.
>
> *Aradan yıllar geçti. Hukuk Fakültesinde öğrenciyim.
> Alain'in proposlarini okuyorum. Birden irkildim.
> Babaannemi hatırladım. Alain, bir insan yerde bir
> iğne görüp de eğilip almazsa,bütün uygarlığa karşı
> ihanet etmiş olur diyordu. İlave ediyordu. Bir
> iğnenin
> üretiminde binlerce insanin alın teri, göz nuru, el
> emeği vardır diyordu.
>
> *On dokuz yıl evveldi.**
> Stockholm'e gitmiştim. Bir otele indim. Geceydi.
> Sabahleyin, traş olmak için lavaboya
> gittiğimde, aynanın yanında ilginç bir not gördüm.
> Lütfen diyordu, traştan sonra jiletinizi çöpe
> atmayın.
> Yanda bir kutu var,oraya bırakın. Bir tek jiletle
> dahi olsa, İsveç çelik sanayisine yardımcı
> olun.Doğrusu hayretler içinde kaldım. Çocukluğumdan
> beri çelik eşya
> denince akla İsveç çeliği gelir. Birçok eşya
> üzerinde"
> İsveç çeliğinden yapılmıştır" diye yazardı. İste o
> ülke, kullanılmış bir tek ufacık jilet in bile çöpe
> gitmesini istemiyor, ona sahip çıkıyor,gelen
> turistlere rica yollu uyarıda bulunuyordu. *
>
> *İsviçre'de zaman zaman, belli periyotlarda,
> radyolar,
> televizyonlar, bir haberi duyurur.
> Şu tarihte, su saatte, adamlarımız gelecek. Siz
> lütfen
> hazırlığınızı yapın.**
> Okumadığınız,ilgilenmediğ iniz, kullanmadığınız ne
> kadar kitap,dergi, gazete varsa, kâğıt, ambalaj,kutu
> varsa, velev ki, bir ilaç prospektüsü dahi olsa,
> kapının önüne koyun.
> İsviçre'nin kalkınmasına yardımcı olun. Fazla ağaç
> ziyanına engel olun. *
>
> *Japonlar son derece sade, basit,yalın mütevazı
> yasayan insanlardır. Evlerini mobilya ile eşya ile
> dolduranlar Japonlara göre ruhen tekamül edememiş ,
> hayatın manasını anlayamamış , zavallı kimselerdir.
> Böyleleri ile, zavallı, evini mezat salonuna
> çevirmiş
> diye eğlenirler.
> Bir insanin gösteriş i çin eşyanın esiri olması ne
> kadar acıdır. Vaktiyle Japon ekonomisi bir
> darboğazdan geçiyor. İç borçlar,dış borçlar
> gırtlağı
> aşıyor. Zamanın başbakanı meclisi
> toplar. Kürsüye çıkar. Durumu olanca açıklığı ve
> tehlikeleri ile anlatır ve su andan itibaren der,
> Tanrı şahidim olsun ki, Japonların iç ve dış
> borçları
> son kuruşuna kadar ödenmeden, pirinçten başka bir
> şey
> yemeyeceğim. Su üstümdeki elbiseden başka elbise
> giymeyeceğim. Dediklerini yapar, en üstten en alta
> bir
> israftan kaçınma kampanyası açılır. Japonya bütün
> borçlarını öder. Bu durumun toplumun bütün
> kesimlerini, tek istisna olmadan kapsadığını
> söylemeye
> gerek yok. Geçenlerde Japon imparatorunun sarayını
> gördüm. Yarabbim, ne kadar sade, ne kadar mütevazı,
> nekadar gösterişten uzak...
>
> *Gerekmediği halde elektriği yakmakla, Suyu
> kapamadan bos yere akıtmakta, Gece çamurlu
> ayakkabılarımızı temizlemeden yatmakla, Yemek
> yediğimiz kapları yıkamadan bırakmakla biz de
> zalimler sınıfına geçmiyor muyuz?
>
> *Hayat çok ince, akil almaz incelikte ipliklerle
> örülmüştür. Her şey o kadar birbirine bağlıdır ki,
> İlkokul okuma kitabımızdaki bir sözü hiç unutmadım.
> < BR>> Bir mıh bir nalı kurtarır. Bir nal bir atı,bir at
> bir
> komutanı, bir komutan bir orduyu,
>
> bir ordu bir ülkeyi kurtarır diyordu..
>
> Maddi durumumuz ne olursa olsun, ister zengin
> olalım,
> ister f akir, hepimiz çok dikkatli olmak
> zorundayız. Bunda parayı da, maddiyatı da aşan
> büyük
> bir edep ve incelik vardır.
not:alıntıdır

https://tr-ask.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz